Orta
Amerika'nın Kızılderili halkı. Kelimenin tam anlamıyla Maya, Yucatan yarımadası
yerlilerine ve onların anadillerine verilen addır. Bununla birlikte, eski Maya
uygarlığı. Mayaların kültür bölgesi ya da maya-kişe dil gruplarını belirtmek
gibi çeşitli ve geniş anlamlar da taşır.
Modern
Yucatan Mayaları
Günümüzde,
Mayalar etnik yönden, Yucatan yarımadasındaki nüfusun en büyük kısmını meydana
getirirler. Fizik olarak kısa boylu (boy ortalaması: erkeklerde, 1,55 metre;
kadınlarda, 1,42 metredir), kuvvetli yapılı, son derece yuvarlak kafalı,
derileri bakır renginde ya da siyahla koyu kahverengi arası, düz, kalın saçlı
insanlardır. Birçoğunun gözlerinde epikantus vardır. Kültür yönünden, yerli
hayat seviyesi köklü değişimlere uğramıştır: bu değişim, ilkin İspanyol fetih
ve sömürgeleştirmesiyle, daha sonra da, batı sanayi uygarlığının etkisiyle
oldu. Bu etkenler yarımadanın doğu kısmında çok daha az duyuldu. Bölge halkı
sömürgeleştirme sırasında İspanyollara karşı ayaklandı ve büyük bir inatla
geleneklerini korudu.
1847'de, Meksika'nın bağımsızlığını kazanmasından sonra, Yucatan'ın, İspanyolların 3 yüzyıldan beri sömürgeler kurdukları bölgelerde yaşayan yerliler, beyaz önderlerine karşı ayaklandılar. Ayaklanma 1850'de bastırıldığı zaman bir kısım halk Quintana Roo cengellerine kaçtılar ve burada 1901'e kadar silâhlı direnmeye devam ettiler. Hattâ bu tarihten sonra bile, Quintana Roo'nun iç kısımlarında yaşayan yerli topluluklar ayrı yaşama siyasetini sürdürdüler ve Federal hükümetin herhangi bir müdahalesine karşı koydular ve siyâsî bakımdan geleneksel kabile teşkilâtına döndüler, fakat 1935'ten itibaren Meksika milletinin bir parçası olma eğilimini gösterdiler.
1847'de, Meksika'nın bağımsızlığını kazanmasından sonra, Yucatan'ın, İspanyolların 3 yüzyıldan beri sömürgeler kurdukları bölgelerde yaşayan yerliler, beyaz önderlerine karşı ayaklandılar. Ayaklanma 1850'de bastırıldığı zaman bir kısım halk Quintana Roo cengellerine kaçtılar ve burada 1901'e kadar silâhlı direnmeye devam ettiler. Hattâ bu tarihten sonra bile, Quintana Roo'nun iç kısımlarında yaşayan yerli topluluklar ayrı yaşama siyasetini sürdürdüler ve Federal hükümetin herhangi bir müdahalesine karşı koydular ve siyâsî bakımdan geleneksel kabile teşkilâtına döndüler, fakat 1935'ten itibaren Meksika milletinin bir parçası olma eğilimini gösterdiler.
Eski
Mayalar
Bölge,
İspanyol öncesi maya uygarlığının yayıldığı alan şu bölgeleri kapsar: bugünkü
Guatemala ve İngiliz Hondurası'nın tümü; Batı Honduras; El Salvador ve
Meksika'da, Chiapas ve Tabasco'nun doğu kısımları; Campeche ve Yucatan
devletleri ve Quintana Roo bölgesi. Bu coğrafi alan, Avrupalıların keşfi
sırasında maya-kişe dili konuşulan alanla hemen hemen aynıdır. Yalnız
Huaxtec'ler Maya-kişe dil grubuna ait bir dil konuşmakla birlikte,
ispanyolöncesi maya sahasının dışında kalırlar. Arkeologlar, Huaxtec'lerin dil
yönünden akraba sayıldıkları Mayalardan, çok eski bir tarihte ayrıldıklarını ve
huaxtec kültürünün diğer maya kültürlerinden geniş ölçüde farklı olduğunu
ortaya koydular. Buna karşılık fetih sırasında, Guatemala'nın pasifik
kıyılarında ve Lempa ırmağının güneydoğusunda El Salvador'da oturan Pipil'leri
de eski Maya alanına sokmak gerekir. Pipil'ler Orta Meksika'nın nahuatl dilinin
değişik bir şekli olan nahuat dilini konuşurlardı. Bununla birlikte arkeologlar
Pipil'lerin oturduğu bölgenin, Guatemala dağlık bölgelerinin ve Batı
Honduras'ın tarihiyle yakından bağlantılı olduğunu ispatladılar. Hem coğrafya,
hem tarih açısından Maya'yı 3 kısma ayırmak mümkündür:
1.
Kuzey Maya, 18 derece 30' kuzey enlemini geçen Yucatan yarımadasını kapsar;
2.
Merkezi Maya, bu çizginin güneyindeki ovalar ve dağ etekleriyle
Chiapas-Guatemala dağlık bölgelerinin kuzeyini kapsar;
3.
Güney Maya, Chiapas Guatemala dağlık bölgelerini, Guatemala'nın pasifik
kıyılarının batısına düşen kısmını içine alır.
Kültür
yönünden Maya, etnologların Meso-Amerika adını verdikleri geniş kültür alanının
güney kısmını oluşturur. Meso-Amerika, Merkezi ve Güney Meksika'yı, İngiliz
Hondurası'nı, Guatemala'yı, Batı Honduras'ı ve El Salvador'u kapsar. Bölgesel
ayrılıklara rağmen, İspanyol öncesi devirlerde Maya'da gelişen uygarlıklar
temel olarak yerleşik tarımın köklerini de kapsayan ortak bir kültürü paylaşır.
Bu kültürün başlangıcı M.Ö. 1000'den öncesine kadar çıkar.
İlk
Devirler
Botanikçiler
Chiapas-Guatemala dağlık bölgesini, ekilen bitkilerin gelişmesi yönünden önemli
bir merkez kabul ederler. Bu bitkilerin başlıcaları fasulye ve Mısır
çeşitleridir. Mısır'ın anavatanının Güney Amerika olduğu ve Guatemala dağlık
bölgesinde Tripsacum cinsinden yabani bir bitkiyle melezleştirme yoluyla,
yalnız ılıman bölgelerde değil, aynı zamanda rutubetli tropikal ovalarda da
yetişmesini sağlayacak birtakım özellikler kazandığı sanılır. Bu, Güney
Maya'ya, ilk-maya kültürünün gelişmesi alanında bir öncelik kazandırır.
1940'ların sonunda keşfedilen arkeoloji buluntuları bu bölgede, diğer
kesimlerdekine benzer bir kültürün geliştiğini ortaya çıkardı. Maya
bölgesindeki yerleşik kültürlerin ilk dönemine Gelişme devresi, Arkaik ya da
Klasiköncesi devir adı verilir. Aşağı yukarı M.S. 200'de son bulan bu devrin
kesin başlangıç tarihini vermeye yetmez. Bununla birlikte, Meso-Amerika'nın
diğer kısımlarıyla karşılaştırmalar yaparak, bulunan en eski kültür
kalıntılarının M.Ö. 1000 yılına ya da daha da önceye ait olduğu söylenebilir.
Guatemala'nın dış mahallelerindeki çukurlarda bulunan aile kalıntıları, Güney
Maya sahasında insan yaşadığının en eski delilleridir. Bu kalıntılar, Mısır'ı
olduğu kadar diğer bitkileri de yetiştirdikleri sanılan yerleşik halka aittir.
Bu insanlar, sırıklardan yapılmış, saz damlı, kerpic evlerde topluluklar
halinde yaşarlardı. Kılıçlarını ve kazmalarını cama benzer çok sert bir
volkanik taştan, taş baltalarını da yeşil taştan yaparlardı. Ayrıca sepet,
hasır da örerlerdi. Çok güzel çömlekler, pişmiş topraktan insan ya da maymun
figürleri, kalıplar ve mühürler de meydana getirdiler. Bu kültür, Merkezi
Meksika'nın arkaik kültürlerine yakın bir seviyededir.
Milât
öncesinin son yüzyıllarından miladi tarihin başlarına kadar süren dönem, Güney
Maya'da kültürün en çok geliştiği bir dönemdir. Guatemala'nın güneybatısında
arkeolojik bir bölge olan Kaminaljuyu'daki 200 küçük tepenin büyük bir kısmı bu
dönemde yapılmıştır. Bu tepeciklerin en büyüğü piramit şeklinde bir
platformdur. İçinde hücre şeklinde 2 mezarlık bulunur. Bu odalardan birinin
ortasında, tahta bir platformun üstünde hükümdarın cesedi uzanır. Etrafını
çeviren birçok insan cesedinin ona öbür dünya yolculuğunda arkadaşlık etmesi
için kurban edildiği sanılır. Ayrıca, yeşim taşı, kemik, deniz kabuğu, pirit
süslemeleri ve yığın halinde zarif çömlekler gibi zengin mezar sunguları da
etrafını sarar. Bu derece ince iş ve emekle meydana getirilen mezar, insanlar
arasındaki sosyal ilişkilerin ne kadar geliştiğini ortaya koyar. Pasifik kıyılarında
da büyük arkeolojik bölgelerin olduğu bilinir. Merkezi Maya'da insanların
yaşadığını gösteren en eski kalıntılar, çömlekler, taş ve kemikten yapılmış
âletler ve deniz kabuğu süslemeleridir. Bu kalıntılar, Guatemala'nın Peten
idare bölgesindeki Uaxactun harabelerinde, daha sonraki bir devre ait olan
yapıların altındaki bir yığınakta bulunmuştur. Değirmen taşlarına
rastlanmaması, bu dönemde Merkezi Maya'da daha Mısır yetiştirilmediğini
gösterir.
Uaxactun'da
ya da Merkezi Maya'nın herhangi bir bölgesinde, bulunan en eski binalar bu
yığınaktan daha sonraki bir devre aittir. Burası merdivenli ve yassı piramit
şeklinde dış duvarları, alçıdan yapılmış garip insan yüzleriyle süslü bir
tapınağın temelidir. Bu tapınağın milâdi yıl ile M.S. 250 arasında yapıldığı
sanılır. Kuzey Maya'da 1940'tan sonra yapılan araştırmalar, bu bölgeye yerleşme
tarihinin Maya'nın diğer bölümleri kadar eski olduğunu ortaya koyar.
Yucatan'daki yapı mimarisinin başlangıcı da, Peten idare bölgesindeki kadar
eskidir. Yaxuna'daki yüksek yapay tepeciğin yukarıda adı geçen Uaxactun
Tapınağı'yla aynı döneme ait olduğu sanılır.
Klasik
Devir
M.S.
300'den 900'e doğru merkezi bölgede gelişen medeniyet, hem Maya'nın en parlak,
hem de İspanyol öncesi Amerika'nın en önemli uygarlığıydi. Silavanus Griswold
Morley bu döneme "Eski Maya imparatorluğu" adını verdi. Bu parlak
dönemi niteleyen özellikler şunlardır: büyük mimari gelişme ve tonozlu taş
binalar; yüksek piramitlerin tepesindeki tapınaklar (bu tapınakların en yükseği
Tikal'deki 4. tapınaktır; yüksekliği 70 m); heykelcilik, resim ve süslü
çömleklerde büyük bir gelişme; hiyeroglif yazısı; ileri matematik (sıfır
kavramı, sayı ve işaretler sistemi vb); astronomi alanında görülen büyük
gelişmeler; karmaşık takvim hesapları (cüzün hesap) dikilitaş kültü ve tabiat
kuvvetleriyle doğrudan doğruya ilişkisi olmayan tanrılar.Bu özellikler, J. Eric
S. Thompson'un dediği gibi "hiyerarşik kültür"ü meydana getirir.
Bunlar, köy kültürünün unsurlarını gölgede bırakan, şehir kültürünün
özellikleridir. Köy kültürünün unsurlarını çiftlik ve besin üretimi
faaliyetleri, ev sanayileri ve doğrudan doğruya tabiat kuvvetlerine bağlı basit
bir din meydana getiriyordu. Karmaşık takvim hesapları (zamanı ölçmek için
yapılan uzun hesap sistemi) ve dikilitaş kültü, klasik maya uygarlığının en
orijinal özelliklerindendir.
Kültür
Merkezleri
Klasik
maya uygarlığı merkezlerinin, Tikal (Peten idare bölgesi, Guatemala), Halenque
(Chiapas, Mexico) ve Copan (Honduras) olduğu sanılır. Diğer önemli yerler
şunlardır: Usumacinta ırmağının drenajındaki (Meksika-Guatemala) Bonampak,
Yaxchilan ve Piedras Wegras; Uaxactun ve Holmul (Peten departmanı, Guatemala);
Calakmul (Güney Campeche, Meksika); San Jose (İngiliz Hondurası) ve Aşağı
Montagne vadisindeki (Guatemala) Qairigua. Kimi akeologlar, bu merkezlerin
birer gerçek şehir olduğunu kabul etmezler, onlara âyin merkezleri demeyi
tercih ederler. Bu merkezlerin, bir şehir kadar geniş olduğu ve böylelikle
nüfuslarının da çok olabileceği göz önünde bulundurulursa, bu merkezlerin dinî
olduğu kadar siyâsî ve ticari merkez rolünü de oynamış olması muhtemeldir.
Güney Maya. Klasik dönem boyunca, Güney Mayayla Merkezi Meksika arasında sıkı
ilişkiler kuruldu. M.S. 300 ve 600 yılları arasında Kaminaljuyu. Merkezi
Meksika etkilerini, Copan'ın aşağısındaki Guatemala dağlık bölgelerine yayma
merkezi hizmetini gördü. 1930'ların sonlarında, Alfred Vincent Kidder ve
arkadaşlarının Kaminaljuyu'daki büyük mezarlarda ortaya çıkardıkları
buluntular. Maya bölgesiyle Meksika vadisinin büyük bir merkezi olan Teotihuacan
arasındaki ilişkileri açıklığa kavuşturur. Thompson, Pipil'lerin M.S. 700-850
arasında pasifik kıyılarına geldiklerini gösteren arkeolojik deliller
keşfetmiştir.
Yucatan
Yucatan
yarımadasındaki, Oxkintok (Yucatan devleti) ve Coba (Quintana Roo) harabeleri
klasik döneme aittir. Uzak yerlere kadar uzanan bir yol sisteminin merkezi olan
Coba özellikle, aşağı yukarı M. S. 600-750 yılları arasında gelişti.
Yollarından biri 100 kilometre kadardır. Yucatan, Campeche ve Quintana Roo'nun,
Uxmal, Kabah, Sayil, Labna, Edzna, Santa Rosa, Xlabpak, Rio Bec, Xpuhil gibi
birçok ünlü arkeoloji bölgesinin ve Chichen İtza'daki en eski binaların tarihi
M.S. 600-100 arasına rastlar.
Çöküş
Devri
Maya
uygarlığı, belirli bir gerileme dönemine girmeden, gelişmesinin doruğundayken
birden çöktü. M.S. 800-900 (veya 950) yılları arasında, şehirler ya da ayin
merkezleri birbiri ardından söndü. Şehir kültürü (Thompson'ın "hiyerarşik
kültür"ü) kayboldu ve yalnız köy kültürü kaldı. Bu tarihlerde köylerde
bile nüfusun hayli azaldığı sanılır. Bu buhranın nedenleri bilinmez. Bunu
açıklamak için birçok varsayım öne sürüldü. Bazıları tamamen hayal mahsulüdür.
En sağlam görünenlerse bu çöküşü toprağın kuvvetten düşmesine ya da köylülerin
hâkim sınıfa karşı ayaklanmalarına bağlarlar. Arkeolojik belgeler de M.S.
630'dan itibaren Merkezi Maya'nın kuzey ve güney bölgeleri arasında devamlı
savaşlar olduğunu ortaya koyar. Maya uygarlığının çökmesinde bütün bunların
katkısı bulunmuş olabilir, yalnız bu faktörlerin Merkezi Maya'dan çok daha
geniş topraklarda kendisini hissettirdiğini de belirtmek gerekir. Meso-Amerika,
genel buhran dönemine 9. ve 10. yy.larda girmiştir.
M.S.
900'den Sonra Maya-Yucatan
Klasik
dönemde Yucatan'da gelişen merkezler 10. yy.'da parlaklığını kaybetti. Bununla
birlikte bu devri, Toltec etkisi altında kültür yönünden bir canlanma dönemi
izledi. Morley, Yucatan tarihinde, ispanyol fethine kadar süren bu döneme
"Yeni imparatorluk" adını verir. Bu dönem, Tabasco ve Güney
Campeche'ten geldikleri sanılan İtza'ların akınıyla başlar. İtzalar toltec
kültüründen geniş ölçüde etkilenmişlerdi ve belki de başlarında Toltec şefleri
vardı. Bunlar Yucatan'da bir çeşit konfederasyon meydana getiren sülâleler kurdular.
987'ye doğru İzalar tarafından kurulan Chichen İtza, aşağı yukarı 1204'e kadar
konfederasyonu yönetti. Bu tarihlerde Mayapan ve Izamal hükümdarlarının
ayaklanmaları Chichen İtza'nın hâkimiyetine son verdi. Bunu. Mayapan şehrinin
hâkim olduğu bir devir izledi. 1460'a doğru yeni bir ayaklanma bu hegemonyaya
da son verdi. Mayapan'ın düşmesinden sonra, Yucatan siyâsî yönden, birbirinden
bağımsız 18 kadar savaşçı hükümete bölündü. Kültür yönünden ise Chichen
itza'nın düşmesinden itibaren bir gerileme olduğu gerçektir. 1511'de, gemi
kazasına uğrayan 12 kadar ispanyol, Yucatan sahillerine vardı. Mayalar bunların
çoğunu kurban etti. 1517'de Francisco Hernandez de Cordoba, Yucatan kıyılarına
ilk keşif gezisini yaptı. Francisco de Montejo 1527-1528 ve 1531-1535 yılları
arasında Yukatan'ı ek geçirmek için 2 kere teşebbüse geçtiyse de başaramadı.
Fakat oğlu Küçük Francisco de Montejo 1540-1546 arasında Yucatan'ı İspanya
krallığının bir parçası haline getirmeyi başardı.
Güney
Maya
Klasik
uygarlıkların çökmesinden sonra Toltec'ler Güney Maya'daki Guatemala dağlık
bölgelerini de istilâ ettiler. İstilâcılar yerli sülâleler kurdular.
İspanyolların gelmesinden önceki yüzyıllar sürekli savaşlarla geçti. Quiche'ler
ve Cakchiquel'ler, Mam'ların, Tzutuhil'lerin ve Pipil'lerin elinde bulunan,
dağlık bölgelerin Pasifik kıyılarındaki kakao üreten zengin toprakların bir
kısmını ele geçirmeyi başardılar. 1500'e doğru, büyük aztek fatihi Ahuitzotl'un
Chiapas'ta yaptığı savaş, pasifik kıyılarının fethiyle ve dağlık bölgede garnizonların
kurulmasıyla sonuçlandı. Bununla birlikte Aztekler, bugünkü Meksika ve
Guatemala sınırının daha ötesine yayılmadılar. 1524'te ispanyol kaptanı Pedro
de Alvarado Güney Maya'yı fethetti.
Merkezi
Maya
Merkezi
Maya'nın bu devriyle ilgili elde çok az tarihi ve arkeolojik belge vardır. İlk
İspanyol seferleriyle ilgili rivayetlere göre, bu bölgede nüfus dağınıktı ve
bölge siyâsî yönden bölünmüştü. Kasabalar, siper kazıkları ve hisar
hendekleriyle tahkim edilmişti. Peten Mayaları bağımsızlıklarını ve kültür
geleneklerini 1697'ye kadar korudular. Aynı yıl Martin de Ursua, Peten gölü
çevresindeki son maya istihkâmlarının fethini tamamladı.
0 yorum: "Mayalar"